Olağanüstü Hal (OHAL) İşlemleri İnceleme Komisyonu Kararlarına İtiraz Yolu

Türkiye Cumhuriyeti Devleti, 15 Temmuz 2016 gecesi askeri bir darbe teşebbüsüyle karşı karşıya kalmış; bu nedenle 21/7/2016 tarihinde ülke genelinde olağanüstü hal ilan edilmesine karar verilmiştir. Bu kararın akabinde yapılan değerlendirmeler sonrasında OHAL döneminde çıkarılan KHK’lar ile bir çok kamu görevlisi, terör örgütlerine veya Milli Güvenlik Kurulu’nca Devletin Milli Güvenliği’ne karşı faaliyette bulunduğuna karar verilen yapı oluşum veya gruplara üyeliği, iltisak veya irtibatı bulunduğu gerekçesiyle kamu görevinden çıkarılmıştır.

7075 sayılı Olağanüstü Hal İşlemleri İnceleme Komisyonu Kurulması Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin Değiştirilerek Kabul Edilmesine Dair Kanunun birinci maddesinde hükme bağlandığı üzere Anayasanın 120 nci maddesi kapsamında ilan edilen ve 21/7/2016 tarihli ve 1116 sayılı Türkiye Büyük Millet Meclisi Kararıyla onaylanan olağanüstü hal kapsamında, terör örgütlerine veya Milli Güvenlik Kurulunca Devletin milli güvenliğine karşı faaliyette bulunduğuna karar verilen yapı, oluşum veya gruplara üyeliği, mensubiyeti, aidiyeti, iltisakı veya bunlarla irtibatı olduğu gerekçesiyle başka bir idari işlem tesis edilmeksizin doğrudan kanun hükmünde kararname hükümleri ile tesis edilen işlemlere ilişkin başvuruları değerlendirmek ve karara bağlamak üzere Olağanüstü Hal İşlemleri İnceleme Komisyonu kurulmuştur.

OHAL İşlemleri İnceleme Komisyonu; kamu görevinden çıkarma, öğrencilikle ilişiğin kesilmesi, emekli personelin rütbelerinin alınması ve kapatılan kurum ve kuruluşlara ilişkin başvuruları değerlendirip karara bağlamaktadır. Komisyonun karar vermek için her türlü bilgi ve belgeye erişim hakkı vardır. Bu sebeple komisyon tarafından verilen kararlar ön inceleme sonucunda verilen kararlardır. Komisyon tarafından verilen kararın olumsuz olması halinde karara itiraz için Ankara İdare Mahkemelerinde husumeti kişinin son görev aldığı kurum ya da kuruluşa yöneltmek suretiyle 60 gün içerisinde iptal davası açılabilir.

İptal davası açarken dava dilekçesinde usuli unsurlar dışında dikkat edilmesi gereken birçok önemli nokta söz konusudur. Bunlardan en önemlisi kişi hakkında yapılan bir ceza yargılaması olmaması ya da ceza yargılamasından beraat etmiş olması halinde dahi idari yargının terör örgütlerine veya Milli Güvenlik Kurulunca Devletin milli güvenliğine karşı faaliyette bulunduğuna karar verilen yapı, oluşum veya gruplara iltisakı veya irtibatı olduğu hususunun değerlendirileceğidir. İdari yargıda görülen bu tür dosyaların tamamında ceza yargılamasının dışında iltisak ve irtibat hususlarında hüküm kurmanın idari yargının görev alanında olduğu hükmü üzerinden karar verilmektedir. Bu sebeple açılacak olan iptal davasında “terör örgütlerine veya Milli Güvenlik Kurulunca Devletin milli güvenliğine karşı faaliyette bulunduğuna karar verilen yapı, oluşum veya gruplara üyeliği, mensubiyeti, aidiyeti, iltisakı veya bunlarla irtibatı” tanımında yer alan her bir kalem için ayrıca savunma hazırlanmasında yarar olduğu açık bir gerçektir.  Diğer bir husus ise kişi hakkında OHAL İşlemleri İnceleme Komisyonu tarafından verilen kararda yer alan her hususa ilişkin olarak itirazların tek tek hazırlanması ve delillerle desteklenerek yazıya dökülmesi bu tip dosyalardaki can alıcı noktalardandır.

OHAL İnceleme Komisyonu Kararı’na itiraz etmek amacıyla Ankara İdare Mahkemeleri’ne işlemin iptaline yönelik dava açmadan Anayasa Mahkemesi’ne, AİHM’e ya da başkaca üst mahkemeye başvurmak mümkün değildir. Kararın tebliğ tarihinden itibaren süresi içerisinde bu itirazın yöneltilmesi hak kaybının önüne geçilmesi amacıyla büyük önem taşımaktadır.

Ankara İdare Mahkemelerine açılmış olan iptal davasının reddi halinde kararın kişiye tebliğ tarihinden itibaren 30 gün içerisinde Ankara Bölge İdare Mahkemesine hitaben itiraz yapılabilir. Bu itiraz bir üst mahkeme olan Ankara Bölge İdare Mahkemesi tarafından karara bağlanır.

OHAL İşlemleri İnceleme Komisyonu kararı karşısında açılacak olan iptal davasının konusunda uzman avukatlardan destek alarak açılması, kişilerin olası hak kayıplarının önüne geçecek en büyük tedbirdir. Gerek usul işlemleri gerek esasa yönelik işlemler açısından dosyanın işlerin süresinde yapılması, esasa ilişkin beyanların içtihatlar ve doktrinle desteklenmesi, tüm hususların insan hakları ve tüm hukuk alanları açısından irdelenmesi ve bu kapsamda dosyanın takibinin sağlanması hakkında OHAL İşlemleri İnceleme Komisyonu tarafından red kararı verilen kişiler için hayati öneme sahiptir.